Kadının toplumdaki yerini değişik aşamalarda dillendirebiliriz,
- bireylerin kendi bakış açıları
- evrensel bakış açıları

Kadının toplumdaki masumiyeti küçük satırlara sığmaz. Bu söylediklerim kadını küçümsetici bir imaj taşımıyor. Yalnız evrensel dengenin süre gelen alışkanlıkları yüzünden kadınlarımız hep arka plana itilmiştir.
Ülkemizdeki kadının yeri ise çok ayrıdır. Aşiretçilik sisteminin egemen olduğu kesimlerde istek dışı evlilikler kadınlarımızı çıkmazlara sürüklemiştir. Bu yüzden kadın intiharlarının rekor düzeye çıktığı ülkemizde hâla kadının intiharını ayıplayıcı ve ahlak dışı görmektedir. Ama hiç kimse kadını intihara sürükleyen nedenleri araştırma çabasına girmemiştir. Al bu da türk kadını klasiği!
Dokuz ay karnında taşıdığı, ölünceye kadar bebek olarak görüp gözünden sakındığı çocuklarının geleceğini yönlendirmede rolü hiç olmayan kadın ne kadar özgürdür?
Bence kadın çocuğunun gitmesi gereken okuldan kuracağı yuvaya kadar söz sahibi olmalıdır. Sadece çarşı pazara gitmekle veya pazarlarda kendi başına alışveriş yapması onun özgürleşmesi anlamına gelmez. Kısacası kadın, evrensel bir bütünlük içerisinde ahlaki değerler altında erkeklerin sahip olduğu veya kendisini sahip hissettiği tüm değerlere sahip olmalıdır.
Yakup Almaç
Sınır Dergisi / Sayı 1 / Ocak Şubat 10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder