18 Temmuz 2011 Pazartesi

Kitaplık

Bir Şiir Yolculuğu: Düşlerden Aldım Adımı

Düşlerden Aldım Adımı, Müştehir Karakaya’nın son şiir kitabının adı.
Daha önce Kerbela Ey Kerbela, Oralarda Bir Yerde Yüreğimi Bırakıp Gelmiştim, İstanbul Sokakları, Ebced, Epoperler, Kır Çiçeklerinin Ağıtı gibi şiir kitapları yayınlanan şair, geçen yıllarda bunlara Yalnızlık Gridir Biraz adlı yeni şiir kitabını da ekleyerek “Bütün Şiirleri” ibaresiyle Gece Sağanakları başlığı altında toplamıştı.

Ancak ondan sonra, yayınlanan bu kitabın “Bütün Şiirleri” olmadığını kanıtlamak istercesine üst üste yeni şiirler yazdı. Düşlerden Aldım Adımı işte bu esin döneminin eseri.

Karakaya, “aşk, acı, şiir” diye tanımlıyor çabasını. Buna fikri, düşünceyi de ekliyor. Şiir, varoluşun kırılmaya uğradığı noktalarda yeniden tutunma ve hayata çıkma isteği olarak kendini gösteriyor. Kentten çok doğaya, sevinçten çok acıya, unutmaktan çok hatırlamaya eğilimli; ama hep aşkla birlikte, umuda yakın.

Kitap, Karakaya’nın şiir dilinin, şiir kurgusunun, kelime dağarcığının tüm özelliklerini yansıtıyor.
Daha önceki şiir kitaplarında öne çıkan tema, imge ve sözcük grupları bu kitaptaki şiirlerinde de yineleniyor. Bu yinelenmeler nedeniyle, şair, Düşlerden Aldım Adımı’nda farklı bir şiir eksenine, farklı bir esin burcuna girmiş görünmüyor. Aynı ruh halinin renkleri baskın. Sonuçta şiir, kaldığı yerden yer yer durgun, yer yer hırçın, yer yer öfkeli ve protest akışını belirli bir söyleyiş yoğunluğu içinde sürdürüyor. Karakaya’nın şiirini tanımak isteyenler için, iyi bir çalışma, iyi bir örnek.

İşte şirin güzel ülkesinde ufuklara doğru kanat çırpan birkaç mısra:

saçlarından bin ırmak dökülse eteklerime
içimdeki alevi söndüremez nedendir
kemiklerim sızlıyor, bahardandır diyorlar
topladım aşklarımı bir mendile bağladım
okyanus sahilinde allah’a ısmarladım

Vefa Taşdelen


Dipnot:
1- Müştehir Karakaya, Gece Sağanakları, Erguvan Yayınları, İstanbul, 2006.

...............................................................................................................................





Yazarı: AHMET ÖZER
Yayınevi: HEMEN KİTAP
Yayın Yılı: 2009 
Sayfa Sayısı : 826


Kürtler ve Türkler tarihi süreç içerisinde ilişki ve çelişkilerle dolu beş noktada karşılaşmışlar-dır. Etnik, kültürel, siyasal ve sosyo ekonomik boyutları olan Kürt Sorunu bu kaynaklardan süzülerek geliyor. Bugün, bu tarihsel gerçek ve onun üzerinde şekillendiği sosyolojik durum kavranmadan demokratik çözüm geliştirilemez.


İlk önemli karşılaşma Kürtlerin yardımıyla Türklere Anadolu kapılarının açıldığı Malazgirt’tir. İkincisi, yaklaşık 330 yıl sürecek olan ittifakın temellerinin atıldığı Çaldıran’dır. Üçüncüsü Osmanlı’nın merkezi vidaları sıkıştırmasıyla ilk büyük çatlağın meydana geldiği Botan ayaklanmasıdır. Dördüncüsü II. Abdülhamit’in bozulan ilişkileri ümmet temelinde toparlama girişimidir. Beşincisi ise Erzurum’da başlayan ve sonrasında Kürt sorununu günümüze kadar şekillendirerek gelmesine yol açan politikalardır.

Tüm bu süreçleri değerlendiren Prof. Dr. Ahmet Özer, Kürtler ve Türklerin tarih içindeki ilişkilerini resmi tarih tezlerinden arındırarak objektif bir biçimde ele alıyor. Demokratik Açılım tartışmalarının olduğu bir süreçte, soruna dair kafa yoran herkes için Kürtler ve Türkler kitabı bir kaynak kitap olma özelliği taşıyor.

sınır dergisi / sayı 2 / mart nisan 2010


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder